Tuncer Bakırhan: Daha güçlü yollar ve yöntemler bulmalıyız
Halkın Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’nin (SYKP) 5. Olağan Kongresi’ne katıldı. Kongrede konuşan Bakırhan, yöneticilerin kendilerini daha fazla sömürmek ve zenginleştirmek için savaşlar ve çatışmalarla dünyayı yönetmeye çalıştıklarını söyledi.
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre Bakırhan, benzer politikaların Kuzey ve Doğu Suriye’de de uygulanmak istendiğine dikkat çekerek, “Rojava halkının mücadelesiyle ‘jin, jiyan, azadi’ sloganıyla, Dünya kadın emeğinin, devrimci çabanın, ezilen halkların mücadelesinin örneğidir.” “Onların çabalarının ne kadar değerli ve kutsal olduğunu belirtmek isterim. Dünya savaşlar ve çatışmalarla dolu. Dünyada ciddi bir kaos var ve bu kaostan çıkmanın yol ve yöntemleri araştırılıyor. Devrimciler, Kürtler ve sosyalistler bu kaostan nasıl çıkılacağını tartışıyor ve bunun için çaba harcıyorlar.” konuştu.
Bakırhan, Türkiye’nin Kürt sorununu çözemediği için oyun kurucu rolünü kaybettiğini belirtti. Bakırhan, “Türkiye’de önemli bir sağ popülizm hastalığı gelişiyor. Biz devrimciler, dünyadaki adaletsizlikleri, Ortadoğu’daki çatışmaları sona erdirmek için çabalıyoruz. Bir yandan da büyük bir özveriyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye’de gelişen bu ırkçı, milliyetçi dalgaya son verin.” “Devam ediyoruz” dedi.
‘FAŞİZMİ DURDURACAĞIZ’
Bakırhan, şöyle devam etti: “Ya bu sağcı, ırkçı, milliyetçi sistemin bizi yoksullaştıran politikaları karşısında vazgeçeceğiz ya da işçilerle, yoksullarla, devrimcilerle birlikte daha güçlü bir çaba ortaya koyacağız. Üçüncü Yol politikamızla mazlumlardan, ötekileştirilenlerden Mahirlerden, Denizlerden, Mazlumlardan Bugüne kadar vazgeçmeyen bir geleneğin, emek veren bir tarihin sahibiyiz.Emin olun ki hareketsiz kalırsak Yaşanamayacak bir Türkiye, yaşanamayacak bir bölge ile karşı karşıya kalabiliriz.
Dolayısıyla önümüzdeki dönemde daha güçlü ittifaklar, daha güçlü birlik, daha güçlü çabalar, yollar ve prosedürler bulma zorunluluğumuz var. Bunu başarmanın yolu ise daha fazla işçi, daha fazla Kürt, daha fazla personel, kadın, ekolojist ve feministle tanışmaktan geçiyor. Ya fabrikalarda, sokaktaki işsizler ve işçilerle birlikte mücadeleyi örgütleyeceğiz ya da bu faşist politikalara karşı giderek zayıflayıp faşizmin Türkiye’de tam kurumsallaşmasını hep birlikte izleyeceğiz. Türkiye’nin sol sosyalist güçleri, Kürtleri, işçileri ve mazlumları dün olduğu gibi bugün de bu faşizmi önleyecek ve durduracaktır.
YEREL SEÇİMLER…
Bakırhan, son olarak şöyle devam etti: “Yerel seçimleri ezilen ve yok sayılan büyük çoğunluk ile birlikte gerçekleştireceğimizi belirtmek isterim. Son olarak adaylarımızı halk oylamasıyla, dünyada görülmemiş demokratik yöntemlerle belirledik. Yerel halkın iradesini tanımadan aday seçen bu anlayışların dışında, halkın ve kendisinin aldığı bir karar var “Türkiye ve Kürdistan’da liderin seçildiği bir referandumu hayata geçirdik. Artık adaylarımıza halk karar verecek dedik, halk da karar verdi. Halkın seçtiği adayları DEM Partisi’nin adayı olarak ilan ettik.”
(HABER MERKEZİ)
